26 Ocak 2016 Salı

KIBRIS YAZARLAR BİRLİĞİ’NE AÇIK MEKTUP


K.T. Sanatçı ve Yazarlar Birliği nasıl bir kliğin kendilerini pazarlama aracı haline dönüştürüldü?
ELK (Kıbrıs Yazarlar Birliği)’ne açık mektup (1)

Değerli Yurttaşlar,
Lidra Palas’ta 30 Ekim 1992 günü yer alması planlanan iki-toplumlu şiir gecesine çağrılı olanlar listesinden adımın çıkarılmış olmasını size duyurmaktan çok üzgünüm. Kıbrıs Türk Sanatçı ve Yazarlar Birliği’nin Genel Sekreteri Tamer Öncül’ün, bu birliğin kurucu ilk Genel Sekreteri ve bir üyesi olarak beni, kara-liste’de olduğumu gerekçe göstererek davet etmediğini öğrenmiş bulunuyorum. Böylece Birlik, Kıbrıs Türk liderliğinin bana koyduğu yasağı kınamak için gerekli cesaretinin olmadığını göstermiştir. Kendi Birlik tüzüğümüze de ters olan bu ikiyüzlülük ve çifte standart kullanma eylemini protesto etmek istiyorum.
            17 Mayıs 1990’da bu Birliği diğer 21 arkadaşla birlikte kurduğum zaman, düzenli olarak Perşembe akşamları yapılan toplantılarla Birlik, eski ve yeni kuşak aydınlar arasındaki kopukluğu gidermeye çabalamış ve toplum içinde Birliğe bir yer kazandırmayı başarmıştı. Aralık 1990’da Aziz Nesin’in Kıbrıs’ı ziyareti sırasında, ülkemizin yazarları arasında ilk defa karşılıklı görüşmeleri yapabildik. (2) Bu başarılı temastan sonra, belli çevreler taraf ından örgütlenen bir dizi entrikayla karşılaştım. Daha sonra, çalışmayan yeni bir Yazarlar Birliği kuruldu.(3) Kutlu Adalı’ya, beni Kıbrıs Rum tarafından para almakla suçlayan imzasız bir mektup gönderildi. (4) Sonra, ben, Kutlu ve eşi, CTP yanlısı bir gruba mensup bir klik tarafından Birliğin 2. Yıllık Kongresinde safdışı edildik. Bu yılki kongreye de sadece 13 üye katılarak, aynı klik için 11 oy kullanıldı ve bizim Birlik’ten atılmamızı sağlayacak yolu açan tüzük değişiklikleri yapıldı. Şimdi Birlik, bu kliğin propaganda aracı haline gelmiştir.
Bütün bu gelişmelerden Kuyalis ve Hacıpapas’ı haberdar ettim. (5) Hacıpapas ve Simeu’nun (Türk kesimine) Temmuz 1992’de yaptıkları ziyaretten (6) hiçbir üyemiz haberdar edilmemiştir. Ağır eleştirilerden sonra, 27 Ağustos 1992 günü bir toplantı yapılmış ve Lidra Palas’ta şiir okuyacak olan 10 Kıbrıslı Türk şairin Birlik Yönetim Kurulu tarafından seçildiği haberi bize duyurulmuştur. Bayan İlkay Adalı, bir üye olarak kendisinin niçin listeye alınmadığını sordu. Ben de, 1960’lardan beri İlkay Adalı gibi şairlik yapan Hizber Hikmetağalar’ın adının listeye konmasını önerdim. Bize, kararın önceden alınmış olduğu ve değiştirilemeyeceği söylendi.Toplantıda bu konu üzerinde daha başka tartışmalar da yer aldı. Hacıpapas’ın Öncül’ü uyarması üzerine, bizim tarafsız üyeler olarak şiir gecesine çağrılmamız gerekiyordu, ama aksine listeden çıkarıldık. Daha sonra Hacıpapas, Kutlu Adalı’ya üçümüz adına bir çağrı gönderdi. Ama bu çağrı da bir yerlerde kaybolduğundan elimize geçmedi. (7) Daha sonra ben ve İlkay Adalı, yeni bir çağrı aldık ve onunla 26 Ekim’de “izin” için başvuruda bulunduk. Bana “izin” verilmedi. Çünkü hâlâ daha kara-liste’deydim. Öte yandan Öncül’ün, Kıbrıs Türk makamlarıyla görüşerek toplantıya fazla sayıda Kıbrıslı Türkün çağrılmaması için, çağrılı sayısının 100’den 30’a ve sonra da 10 kişiye indirilmesi konusunda anlaştığını öğrendik! Kıbrıs Türk Sanatçı ve Yazarlar Birliği, yasak koyan makamla uzlaşmış ve siyasal gerekçeyle iznin şartlı olarak verilmesini kabul etmiştir. (8) Bu çifte standard eylemini protesto ediyor ve size, Birliğin bu yan tutan tavrının kınanması çağrısında bulunuyorum. Bizim mücadelemiz, belli bir parti veya kişinin propagandası için değil, aksine Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum edebiyatçılar arasında anlayış ve özgür haberleşme hakkı içindir. Bu şiir gecesine katılan herkese en sıcak selamlarımı gönderiyorum.
Dr. Ahmet Cavit AN

Konuyu Açıklayıcı Notlar:
(1) Lidra Palas’taki şiir gecesinde okunmak üzere ELK Başkanı Hristos Hacıpapas’a gönderdiğim bu mektup, “kendi adına gönderildiğini” sandığını sonradan bana bildiren Hacıpapas tarafından o gece okunmamıştı. Daha sonra, 23 Kasım 1992’de Filelefteros gazetesine de iletilmiş, ama söz verilmiş olmasına rağmen (anlaşılan ELK bu mektubun yayımlanmasını engellemiştir), orada da yayımlanmamıştır.
(2) Ayrıntı için bak. Yeni Düzen, 22 Aralık 1990, Aziz Nesin ile Üç Gün, Ahmet An.
(3) 19 Ocak 1991’de.
(4) Bak. Yeni Düzen, 11 Ocak 1991, Barış Güvercini gibi başlıklı makalenin sonunda “Bir ajana not”. Kutlu Adalı.
(5) O sırada ELK Başkanı Theoklis Kuyalis, Genel Sekreteri de Hristos Hacıpapas idi.
(6) Bak. Kıbrıs, 14 Temmuz 1992.
(7) Çağrıyı içeren zarfın CTP Genel Merkezi’ne Almanya’nın Sesi’ne mensup gazeteci grubu tarafından verildiğini sonradan öğrendim.
(8) Şiir gecesiyle ilgili olarak, 2 Kasım 1992 tarihli Kıbrıs gazetesinin Kültür-Sanat sayfasında çıkan ve Fikret Demirağ tarafından kaleme alındığını öğrendiğim imzasız haberde, şiir gecesine “KKTC” ve Güney Kıbrıs’tan 10 Türk ve 10 Rum şairin katıldığı belirtilirken şöyle deniyordu:
“Geceye, KKTC’den Fikret Demirağ, Neşe Yaşın, Tamer Öncül, Filiz Naldöven, Mustafa Gökçeoğlu, Neriman Cahit, Feriha Altıok ve Ayşen Dağlı, Kıbrıs Türk Sanatçı ve Yazarlar Birliği’nin belirlediği şairler olarak katılırken, Hizber Hikmetağalar ve İlkay Adalı da kendi adlarına (abç) şiirlerini okudular.”
Hacıpapas’ın bana sonradan bildirdiğine göre, şiir gecesinde Tamer Öncül’ün verdiği listede şiirleri bulunmadığı için şiirleri Rumcaya önceden çevrilmeyen Filiz Naldöven ile o gece kürsüye okunması için verdiği notun okunmamasına kızan Ayşen Dağlı durumu protesto edip, Lidra Palas’tan ayrılmışlar ve Rum kesimindeki yemekli toplantıya katılmamışlardır. Feriha Altıok da kendi gerekçesiyle toplantıdan ayrılan üçüncü kişiydi. Lidra Palas Şiir Gecesi’ndeki gelişmeleri kendilerinin kaleme almaları için bu üç kişiye buradan açık çağrı yapıyorum.
Hacıpapas, bana yazdığı 13 Kasım 1992 tarihli mektubunda ayrıca, aynı Birliğin üyeleri olan İlkay ve Hizber’in şiirlerini orada İngilizce olarak okumalarına, K.T.Sanatçı ve Yazarlar Birliği’nin Yönetim Kurulu üyelerinin hoşnut gözle bakmadıklarını da bildirdi.
Öte yandan Kıbrıs Türk siyasal parti temsilcilerinin de şiir gecesine çağrılmaları için T. Öncül’ü uyardığını (çünkü Rum siyasal partileri ve BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesinin Büyükelçiliklerine ait Kültür Ateşeleri de çağrılmış ve katılmışlardı), ama Öncül’ün bu çağrıları yapmadığını yazmıştı. Yoksa bu da “İzin Makamı” ile yapılan gizli pazarlığın bir sonucu muydu? Orasını öğrenemedim.
2 Kasım 1992 tarihli Kıbrıs’taki sözü edilen haberin devamında. Güney Kıbrıs’ta iki ayda bir yayımlanan AKEL’e yakın “Neo Epohi” adlı kültür-sanat dergisinin bir özel sayı hazırlayarak, “K.T.Sanatçı ve Yazarlar Birliği’nin üyesi olan” şair ve yazarların ürünlerini basacağı bildiriliyordu.
Hizber Hikmatağalar’a ait bir düzyazı. Kutlu Adalı’ya ait bir şiir ve bir makale, İlkay Adalı’dan üç şiir, Hüseyin Çakmak’tan karikatürler ve benim, Lefkoşa Belediye Tiyatrosu’nun Rum kesiminde oynadığı Aristofanes’in “Barış” oyunuyla ilgili bir değerlendirme yazımı Neo Epohi’ye İngilizceye çevirerek derhal ilettim. Ne yazık ki Neo Epohi’nin 4 ay gecikmeyle çıkan 5/6-1992 numaralı özel sayısında benim ve Kutlu Adalı’nın yazılarına, İlkay Adalı’nın iki şiirine ve H. Çakmak’ın karikatürlerine yer verilmedi. Ama Birlik yöneticilerinin belirlediği şairlerin şiirleri, önceden belirlenip, Rumlara kabul ettirilen protokol sırasına göre (tabii ki İlkay Adalı en sonda) dergide Rumca olarak yayımlandı. Bunlara ek olarak Kıbrıslı Türk ressamların birer eseri ve kısa bilgiler de yine protokol sırasıyla aynı sayıda yer aldı. Her nedense Birliğe üyelik koşulu ressamlardan aranmamıştı!
Gerçekleri açıkça söylediğimiz için ve klikleşmeye karşı çıktığımız için kendi toplumumuzdan sanatçıların bizleri dışlama çabalarına karşı mücadele ederken, başka engellemelere de maruz kaldık. Türk ve Rum toplumları arasında, klikler ve partiler dışı, bağımsız kişiler olarak kültürel alış-veriş ve anlayış havasının geliştirilmesi için 1992 yılı Kasım ayı sonunda ELK’ye yaptığımız üyelik başvurusunun Rum sağcı basınına sızdırılması (Bak. Kıbrıs, 6 Aralık 1992, Alithia’dan alıntı) üzerine, sağcı Kıbrıs Türk Yazarlar Biıiiği’nin Başkanı Ali Nesim bir açıklama yayımladı. Bu uzun açıklamayı sadece tam metin olarak Kıbrıs gazetesinin F. Demirağ tarafından yönetilen Kültür-Sanat sayfasında yayımlanması (10 Aralık 1992) da anlamlıydı...

(Alternatif Yazın dergisi, Kasım-Aralık 1993, Sayı:4)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder