Kıbrıs’ta İngiliz dönemi, 12 Temmuz
1878 günü, İngiliz amirali Lord John Hay’in, adadaki son Osmanlı mutasarrıfı
olan Besim Paşa’dan yönetimi devraldıktan sonra, Osmanlı bayrağının gönderden
indirilerek, yerine İngiliz bayrağının çekilmesiyle başlamıştı. Adanın ilk
İngiliz Yüksek Komiseri olan Sir Garnet Wolseley, 22 Temmuz 1878 günü
Larnaka’ya ayak basmış ve bu Akdeniz adasının tarihinde yeni bir dönem
başlamıştı. (1)
İngilizler gelene kadar Kıbrıs’ta
hiç bir basımevi yoktu. İlk basımevi, adanın İngiliz yönetimine girmesinin
hemen ardından, Larnaka’da “Henry S. King ve Şirketi” tarafından kuruldu ve
aynı şirket, Kıbrıs’ta ilk gazeteyi 29 Ağustos 1878’de yayımladı.
“Cyprus/Kypros” adındaki haftalık bu gazetenin ilk iki sayfası İngilizce olup,
diğer iki sayfası da Rumca idi. Claude Deleval Cobham’ın bibliyografyasına göre,
Kıbrıs’ta basılan ilk kitap, Archimandrite Kiprianos’un “İstoria Hronologiki
dis Nisu” (Adanın Kronolojik Tarihi) adlı eserinin ikinci baskısıdır. İlk
baskısı 1788’de Venedik’te yapılan bu Rumca kitabın ikinci baskısı, 1880
yılında Larnaka’da yapılmıştı. (2) Kıbrıs’ta İngilizce olarak basılan ilk kitap
ise, bundan 5 yıl sonra, 1885’de, Leymosun’da yayımlanan “Cyprus Guide and
Directory” adlı kitaptır. (3) Kıbrıs’ta
Türkçe olarak (Arap harfleriyle) basılan ilk kitap ise, “Müsameretname” adını
taşımaktadır. 1892’de Lefkoşa’da Zaman Matbaasını kuran Kıraathane-i Osmani
tarafından basılıp, yayımlanmıştı. İkinci Türkçe gazete olan Zaman gazetesinin ilk sayısı, 25 Aralık 1891
tarihliydi. Kıbrıs’ta Türkler tarafından yayımlanan ilk gazete ise, “Saded”
gazetesi olup, 11 Temmuz ile 14 Kasım 1889 tarihleri arasında sadece 16 sayı
yayımlanabilmişti. (4)
Kıbrıslı Türklerle ilgili ilk
bilimsel çalışmaları yapmış olan İngiliz bilim adamı C.F.Beckingham, kayıtlara
göre, Aralık 1892 yılına kadar Kıbrıs’ta herhangi bir Türkçe kitabın
basılmadığını ve 1914 yılına kadar basılan Türkçe kitapların sayısının da 40’ı
aşamadığını kaydetmektedir. (5)
İngilizler 1878’de Kıbrıs’a
geldikleri zaman, Kıbrıslı Türklerin üç çeşit okulu vardı. Bunlar sibyan
okulları, rüştiyeler ve medreseler olup, yönetimleri Evkaf Dairesi’nin
elindeydi. Mr.M.Sager tarafından 1883 yılında hazırlanan vakıf mallar ile
ilgili raporda, bu okulların sayısı 70 kadar verilmekteydi ve 22’si Lefkoşa’da,
8’i Larnaka’da, 5’i Leymosun’da, 16’sı Baf’ta, 13’ü Mağusa’da ve 6’sı, da
Girne’de bulunmaktaydı. Bütün bu okullarda çalışan öğretmenlerin sayısı da 114
idi. Bu öğretmenlerden 47 tanesi Osmanlı hükümetinden, 47 tanesi Evkaf’tan ve
20 tanesi de çalıştıkları köylerin halkından maaş almaktaydı. (6)
Sibyan okullarında öğretilen konular
alfabe, yazı, okuma, kuran-ı kerim ve hesap’tı. Kıbrıs’ta çocuklar 4 yaş 4 ay
ve 4 günlük olunca sibyan okuluna
gitmeye başlardı. Öğretmen her çocukla ayrı ayrı ilgilendiğinden, çocuğun yıl
boyunca okula devamı, herhangi bir sorun doğurmazdı. Her ne kadar eğitimin
normal süresi 4 yıl idiyse de, daha fazla süre okula devam etmek isteyenler 10
yaşına kadar okula gidebilirlerdi. Bu süre sonunda, varlıklı aileler
çocuklarını Medrese’ye gönderirken, fakirler ve eğitimine devam etmek istemeyenler
de, sanata veya ticarete girerdi. (7) Kıbrıs medreseleri, orta dereceli birer
eğitim kurumuydular. Medreselerde okutulan başlıca dersler, gramer, mantık,
feraiz, kelâm, belâgat ve fıkıh idi... “Sınıf” sistemine göre çağdaş anlamda
eğitim sağlayan kurumlar ise, rüştiyelerdi. (8)
Adanın yönetimi 1878’de İngilizlere
geçtiği zaman, Evkaf’ın statüsünde değişiklik oldu ve o tarihten başlayarak,
Evkaf Dairesi biri Türk, öteki İngiliz olan iki murahhas tarafından yönetildi.
Eğitim, Evkaf tarafından denetlenip, yönetilmekte olduğundan İngilizler, daha başlangıçta Kıbrıs Türk
eğitimi üzerinde söz söyleme yetkisine sahip oldular. Yaptıkları ilk iş, 1884
yılında “İslam Maarif Encümeni”ni oluşturmaktı. Bu encümen, zamanın önde gelen
9 kişisinden oluşmakta ve Kadı ile Müftü’nün başkanlığında çalışmaktaydı.
Adadaki bütün Türk okullarının yönetimini üstlenmişti. Maarif Encümeni’nin
yaptığı en önemli işlerden biri, günümüzdeki Lise’ye eşdeğer olan ve beş yıllık
eğitim veren “İdadi”nin 14 Kasım 1896’da açılması kararını almasıydı. (9)
AYRI
RUM VE TÜRK MAARİF ENCÜMENLERİ
Kıbrıs’taki İngiliz Yüksek
Komiseri’nin isteği üzerine, 1880 yılında adadaki bazı okullar teftiş edildi.
Öğrencilerin zeki olup, erken öğrendikleri kaydedilmesine karşın, okullarda
birçok büyük kusurların olduğu ortaya çıktı. Bu soruşturmaların sonucunda
1880’de İngiliz bir Maarif Müdürü atandı. Devlet Bakanı Lord Kimberley, Yüksek
Komiserin İngilizce eğitimin öne çıkarılması ve eğitim dili olması veya İngilizcenin, adanın eski iki dili
düzeyine getirilerek genelde kullanım dil olması şeklindeki görüşüyle
uyuşmamaktaydı.(10)
Bu değerlendirme, İngilizlerin
hıristiyan ve müslüman okullarını neden bu kadar ayrı tutma gerekliliğinde olduklarını açıklamaktadır.
1895’deki maarif yasasının kabulü ile biri hıristiyan, öteki müslüman olmak
üzere iki tane ayrı maarif encümeni kuruldu. Bu kararın sonuçları, günümüze
kadar gelmiştir.
Lefkoşa’da seçimle kurulan ilk islam
maarif encümeni, ilk toplantısını 29 Mart 1884 tarihinde yaptı. Alınan ilk
kararlar arasında, “okullarda okutulacak kitapların ve ders araçlarının
İstanbul’dan getirtilmesi” de yer almıştı. (11) 1896-1898 yılları için seçilen
encümen ise, “rüştiye programına Rumca dersi konması”na karar vermişti. (12)
İLK
TARİH KİTAPLARI
1895 yılında, Lefkoşa’daki Zaman
Matbaasında Ziver Bey tarafından yazılmış olan “Kıbrıs Tarihi” adlı ilk Türkçe
tarih kitabının basıldığını görürüz. 100 sayfalık bu kitap, ayrıca adanın
Osmanlı dönemine kadar olan tarihi hakkında yazılmış ilk Osmanlı eseridir.
Yazar, kitabın önsözünde, Kıbrıs’ı görmeden tarihini yazdığı için okuyuculardan
özür dilemektedir. Midilli adasında doğmuş olan Ziver Bey, orada görev yapmış ve “Osmanlı adalarının
tarihi” dizisi içinde Kıbrıs yanında, Rodos adasının tarihini de yazmış bir
kişiydi. (14)
Kıbrıs Maarif Dairesi’nde çalışan ve
daha sonra Kıbrıs Türk okulları baş müfettişliğine atanan İbrahim Hakkı Bey,
1906 yılında Lefkoşa’da Kıbrıs Türk okulları için ilk coğrafya kitabını
yayımladı. “Muhtasar Kıbrıs Coğrafyası” adlı bu kitap 65 sayfa olup, Lefkoşa’daki
“Foni dis Kipru” Matbaasında basılmıştır. Hakkı Bey, kitabın önsözünde (İfade-i
Meram) şöyle demektedir:
“Encümen-i Maarif-i İslamiye ilkokul
3. ve 4. sınıfları için coğrafya öğrenimine gereksinim duyarak konuyu 12 Nisan
1905 tarihli Müfredat Programı’na aldılar. Ne var ki öğrencilerin
yararlanacakları böyle bir kitap ortada yoktu. Ben de İngilizce ve Rumca
kitaplar ile Hükümet resmi kaynaklarından yararlanarak o güne kadar derlediğim
bilgilerle bu yapıtı hazırlayarak varolan boşluğu doldurdum.”
Kitapta, adanın mizac-ı hava’sı
(iklimi), hayvanat’ı , mahsülat ve eşar’ı (ürünler ve ağaçları) da içinde
fiziksel coğrafyası hakkında bilgiler verilmektedir. Diğer bölümlerde ise,
Kıbrıs’ın 6 kazası anlatılmakta, ihracat ve ithalatı, nüfusu, araba yolları,
idaresi ve Miladdan önce başlayıp, İngiliz yönetimine kadar olan dönemin
“Ahval-i Tarihiye”si (tarih açısından durumu) anlatılmaktadır. (15) Kitabın
ikinci baskısı 1931 yılında yapılmıştır.
İSLAM
MAARİF ENCÜMENİ’NİN BAZI KARARLARI
1912-1914 yılların ait İslam Maarif
Encümeni’nin karar defterine göre, bazı Kıbrıslı Türk öğretmenler, ilkokullarda
okutulacak kitapları yazma önerisini hükümete götürerek, baskı masraflarının
hükümet tarafından karşılanmasını talep etmişlerdi. Encümen ise, “halihazırda İstanbul’dan
getirtilen ders kitaplarının uygunluğu dolayısıyla, bir genelge ile
öğretmenlere red cevabı verilmesi”ni kararlaştırmıştı. (16)
1916-1918
yıllarına ait tutanaklarda ise şöyle denmektedir: “Birinci Cihan Harbi
dolayısıyla İstanbul’dan okul kitabı getirtilemediği cihetle Hasan Cengiz’in
yazdığı kitapların ilkokullarda okutulması teklifine, encümen, okullar
başmüfettişi uygun gördüğü takdirde, itirazları olmayacağına karar verildi.”
(17)
Maarif Dairesi’nin tarafından
yayımlanan 1913 yılına ait raporda ise şu bilgiler verilmektedir:
“Müslümanların, başkentte (Lefkoşa’da) İdadi Mektebi diye bilinip takdir edilen
bir eğitim kurumu vardır. İngiliz işgali öncesinde Türk hükümeti tarafından
denetlenip, destek görmekte ve her yıl 384 liralık hükümet yardımı almaktaydı.
Bir idare heyeti tarafından denetlenmekte olup, öğretilen dersler arasında Türkçe yanında, Farsça ve Arapça, İngilizce
ve çağdaş Yunanca bulunmaktadır. Matematik, çağdaş Batı sistemine göre öğretilmektedir
ve tarih, coğrafya da buna dahildir. (18)
ADA
TAÇ SÖMÜRGESİ OLUYOR
Britanya, Osmanlı İmparatorluğu
Almanya yanında savaşa katıldıktan sonra, 5 Kasım 1914 tarihinde Osmanlıların
ada üzerindeki egemenliğine son vererek, Kıbrıs’ı kendi topraklarına kattı.
Yeni Türkiye Cumhuriyeti bu ilhak kararını, 1923’de imzalanan Lozan Anlaşması
ile kabul etti. Britanya ise, 10 Mart 1925’de Kıbrıs’ı bir “taç sömürgesi”
olarak ilan etti.
1920 yılında kabul edilen yeni
maarif yasası, “Rum-Ortodoks olanların dışında kalan” okulları yeniden
düzenledi. Bu yasayla iki önemli değişiklik yapıldı. İlkine göre, öğretmenlerin
atanması, Türk Maarif Encümeni’nin yetkisine verildi, ama Yüksek Komiserin
onayına tabi kılındı. İkinci değişikliğe göre de, bu okulların harcamaları için
gereken toplam paranın yarısı, hükümet tarafından ve genel bütçeden ödenmeye
başlandı. Rumlar, bu yasadan hoşnut olmadılar. Çünkü (%20’lik bir azınlık olan)
Türkler tarafından ülkenin gelirlerine yapılan küçük katkıya oranla, hükümetin
Türk okulları için yaptığı harcama çok fazlaydı.. 1920 ile 1923 arasında Batı
Anadolu’daki trajik olaylar yüzünden Türklere karşı nefretleri canlanan Rumlar,
düşmanlarının “kendilerinin paraları” ile eğitilmekte olduğunu
düşünmekteydiler. (19) 1923 yasası, merkezileşmeye doğru ilk adımı oluşturdu ve
Rumlar, Türklerin 1920’de kabul ettikleri maarif yasasını, 1923’de kabul etmek
zorunda kaldılar.
İslam Maarif Encümeni’nin 1920-1922
yıllarına ait tutanaklarında şöyle bir not bulunmaktadır: “Okullar başmüfettişi
(İbrahim Hakkı), seçilecek kitaplar içinde Birinci Cihan Harbine dair yazılar
bulunanları, hükümetin kabul edemeyeceğini bildirdi.” (20)
İLK
YERLİ TARİH KİTABI
Kıbrıslı Türk öğretmen Mustafa
Midhat tarafından yazılan “Muhtasar Kıbrıs Tarihi” adında ilk Kıbrıs Türk tarih
kitabı 1926’da yayımlandı. Midhat Bey, zaten daha önce 1920 yılında,
İstanbul’da İbrahim Hakkı Bey ile birlikte “Muhtasar Kıbrıs Coğrafyası ve
Muhtasar Kıbrıs Tarihi” adlı kitabı yayımlamıştı. Bu kitabın 2. baskısı,
1930’da Lefkoşa’da “Mekteblere mahsus küçük Kıbrıs Coğrafyası ve Küçük Kıbrıs
Tarihi” adı ile yapıldı. Kitabın coğrafya bölümünü yazan İbrahim Hakkı Bey,
daha önce de 1906 yılında Lefkoşa’da aynı konudaki ilk kitabını yayımlamıştı.
Bu kitaptaki 52 sayfadan 22’si onun tarafından kaleme alınmıştı. Kitabın Kıbrıs
tarihi bölümünü yazan M.Midhat Bey ise, o günlerde ada tarihi üzerinde geniş
bilgisi olan kişilerden biriydi. Kıbrıs tarihini, jeolojik dönemlerden İngiliz
işgaline kadar inceledi. Bu eseri günümüz Türkçesiyle genç kuşaklara tanıtan
araştırmacı Harid Fedai, bu coğrafya ve tarih kitabının içeriğinin, hem
öğretmenler, hem de öğrenciler için çok yararlı olduğunu belirtmektedir. (21)
Kitabın 3. baskısı 1931 yılında yine Lefkoşa’da yapıldı.
Lefkoşa’daki erkek lisesinin tarih
öğretmeni olan M.Midhat, okulun 1933-1934 Yıllığı’nda şu görüşü dile
getirmişti: “Kezalik umumi tarihin hududu dahilinde dünyaya ve dünya
hadiselerini öğretirken Adamızın hususi tarihine de bütün mekteplerimizde
ayrıca bir mevki verilmesi pek musip olur fikrindeyim.” (22)
Kıbrıslı Türk erkek çocukları için
orta düzeyde eğitim veren tek okul, 1922 ile 1924 yıllareı arasında Sultani
diye anılan İdadi okulu idi. Sultanlığın kaldırılması ile okulun adı Lise’ye
çevrildi.
İslam Maarif Encümeni’nin 1922-1924
yıllarına ilişkin tutanaklarında yer alan bir kararda, “Örneği buradan verilen
300 Kıbrıs haritasının Türkiye’de bastırılarak, Kıbrıs Türk okullarına
dağıtılmasına” onay verilmekteydi. (23)
Tali Okullar İdare Heyeti’nin
1924-1926 yıllarına ilişkin tutanaklarında yer alan kararlar arasında, tarih ve
coğrafya öğretmenlerinin Türkiye’den getirtilmesi ve lise kitaplarının İstanbul
lise kitaplarının aynı olması hususu da vardı. (24) Bir başka maddede ise, “1
Eylül 1929’dan itibaren Kıbrıs Türk ilkokullarında Latin harfleri ile yazılı
kitapların ve kurandan seçilmiş parçaların Latin harfleri ile bastırılıp
okutulmasına” karar verilmişti. (25)
1931’DEN
SONRAKİ DÖNEM
Kıbrıslı Rumların 1931’deki
ayaklanması ve Kavanin Meclisi’nin kapatılmasından sonra, özgürlükler vali
tarafından kısıtlandı.
Panayiotis K.Peristianis şöyle
yazmaktadır: “Korkulanın aksine, vali (Kıbrıslı Rumlar için 1931’den sonra)
ders kitaplarının derhal değiştirilmesi emrini vermedi. 1931 ve 1932 tarihli
Müfsit Yayınlar Yasası altında 23 Aralık 1936’da yasaklanan Kıbrıs’ı Yunan
topraklarının bir parçası olarak gösteren siyasal haritaların dışında, okuma ve
ders kitaplarının Yunanistan’dan getirtilmesine devam edildi. Kıbrıs hükümeti,
bunların değiştirilmesi emrini, 2. Dünya Savaşı sırasında Yunanistan’ın
Almanlar tarafından işgal edilmesiyle bir olanak doğmuş olmasına karşın
vermedi. Aksine, Mısır’da sürgünde bulunan Yunan hükümetinden, bu ders
kitaplarının Kıbrıs’ta yeniden basılması için izin aldı. 1942’de yeni basımları
yapılan bu kitaplar, 1948’e kadar Kıbrıs’ta okutuldu. (28)
Lefkoşa’daki Kıbrıs Türk Lisesi,
1930’lu yıllarda İngiliz aleyhtarı ve Türk milliyetçiliğinden yana
etkinliklerin merkezi halindeydi. Yukarıda da sözü edildiği gibi, bu okulun adı
1937’de, liseye müdür olarak atanmış olan emekli İngiliz memuru Mr.Harold Wood
tarafından “İslam Lisesi”ne çevrilmişti. 1931’den beri liseye İngiliz müdür
atanması konusu, bir yanda sömürge yönetimi ve Kıbrıslı Türk milliyetçiler, öte
yanda da İngiliz yanlısı Evkafçılar ile Kıbrıslı Türk milliyetçiler arasında
bir tartışma konusu olmaya devam etmekteydi.
Örneğin Kavanin Meclisi ve Lise Komisyonu üyesi olan Dr.Eyyüb, şöyle konuştuğu
için öteki komisyon üyeleri tarafından saldırıya uğramıştı: “Türkiye
Cumhuriyeti, Lisemizi idare edecek ehliyet ve seciyede müdür yetiştirinceye
kadar, bu hâl (İngiliz müdürlerin atanması) devam etmelidir.” (29)
1943-1944 ders yılına kadar
Lefkoşa’da tek ortaokul vardı, ama daha sonra Kıbrıslı Türkler tarafından
Mağusa, Leymosun ve Baf’ta yeni ortaokullar açıldı. 1901’de kurulan Kıbrıs
Viktorya İslam İnas Teknik Okulu, daha sonra ortaokula dönüştürüldü ve 1952
yılında statüsü lise düzeyine yükseltildi.
1948’de Sömürge Yönetimi tarafından
kurulan “Türk İşleri Komisyonu” tarafından işlenen önemli konular arasında
maarif konusu da vardı. 30 Ekim 1948 tarihli Halkın Sesi -gazetesinde şunları
okumaktayız: “Kıbrıslı Türkler son 10-15 yılda eğitimlerine daha fazla önem
vermektedirler, ama Mr.Cullen (Maarif Müdürü) Türkiye’den getirtilen ilkokul
kitaplarının kullanılmasını engellemektedir.”
8 Haziran 1949 tarihli Halkın Sesi gazetesinde
yer alan bir başka haberde de şöyle denmekteydi:”Vali yardımcısının emirlerine
göre, “Kıbrıs islamları” yerine “Kıbrıslı Türkler” deyimi kullanılacaktır.”
1949 yılında, 1935 tarihli Maarif
Yasası değiştirildi ve müfredatın yeniden
düzenlenmesine ilişkin yeni bir yasa hazırlandı. Rum ve Türk öğretmenler
için aynı kapsam ve çalışma cedvelleri kabul edildi.
DİĞER
TARİH KİTAPLARI
Geçen dönemde Lise’de öğretmenlik
yapan Halil Fikret Alasya’nın 1939 yılında “Kıbrıs Tarihi (M.Ö.1450-M.S.1878)
ve Antikiteleri” adlı bir kitap (174s.) yayımladığını görmekteyiz, ama bu kitap
ders kitabı olarak kullanılmadı.
Alasya daha sonra Türkiye’ye göç
etti. Türkiye’ye göç etmiş olan bir başka Kıbrıslı, Denizli’de tarih
öğretmenliği yapan İsmet Konur, 1938 yılında İstanbul’da “Kıbrıs Türkleri” adlı
bir kitap yayımladı. Kitabın ilk 22 sayfasında Kıbrıs tarihi anlatılmaktaydı.
Konur’un ikinci kitabı “Kıbrıs Tarihi ve Kıbrıs’ta Türk Eserleri”, 1946’da
Adana’da yayımlandı. Konur, her iki kitabında da İngilizleri ağır biçimde
eleştirmekteydi ve kitapların Kıbrıs’ta bulundurulması yasaklandı.
Lisenin İngiliz müdürü, 1950-1951
ders yılında emekliye ayrıldı ve yerine Türkiye’den aslen Kıbrıslı bir Türk
olan bir müdür atandı. Okulun adı yeniden “Türk Lisesi”ne çevrildi. Türk ulusal
günlerinde okulların tatil olması kabul edildi.
1951 yılında bir ilkokul öğretmeni
olan Fikri Karayel tarafından “Halk Çocuklarına Resimli Kıbrıs Tarih Bilgisi”
adlı kitap yayımlandı ve okullarda okutuldu. Maarif Dairesi, Rumca ve Türkçe
dillerinde “Resimli Maarif” ve “Çocuk Dergisi” adında, iki ayda bir yayımlanan
okul dergilerini yayımlamaktaydı. Bu yayınlar, okullarda parasız olarak
dağıtılmaktaydı. Kilise liderleri, bu dergilerin sadece propaganda amaçlı
oldukları gerekçesiyle, Kıbrıs Rum çocukları arasında dağıtılmasını önlemeye
çalışmıştı. (31)
MAARİF
İŞLERİ TOPLUMLARA DEVREDİLİYOR
Kıbrıs Türk Tali Okullar Heyeti,
1955-1956 ders yılında aldığı bir kararla, 1935-1936 ders yılından itibaren
ilkokullarda uygulanan kitapsız tedrisat usulüne son verdi ve tarih
kitaplarının, diğer ders kitapları ile birlikte Türkiye’den getirtilmesini
kararlaştırdı. 1956-1957 ders yılı için de tutanaklarda, “Ortaokul ve liselerde
okutulan Rumca dersinin kaldırılması” kararı yer almaktadır: (32)
Yine 1956 yılında, yeni Maarif
Müdürü W.B.Tudhope, 1933’den beri yürürlükte olan katı merkezileşmeyi kırmaya
çalışarak, Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk toplumlarının kendi eğitimlerini geniş
ölçüde denetimleri altına almaya çağrıldıkları bir “ortaklık” politikasını
açıkladı. Bu yeni düzenlemeye göre, maarifin ayrılması, artık düzey temelinde
değil de, toplum temelinde farklılaşacaktı. Yönetim, Maarif Müdür Yardımcısına
karşı sorumlu olacak üç görevli memur arasında bölüştürülmüştü. Bir Kıbrıslı
Rum memur, Kıbrıslı Rumların ilk ve orta eğitiminden, bir Kıbrıslı Türk de
Kıbrıslı Türklerin eğitiminden, İngiliz memur da Hükümete bağlı olan okullar
ile karma okul ve kurumlardan sorumlu olacaktı. (33)
Kıbrıs Türk Maarif Encümeni’nin ilk
kararlarından biri, 1 Nisan 1957 tarihinde alınan ve 1957-1958 ders yılı için
ders kitaplarının Türkiye’den sağlanması kararı idi. Aritmetik, din ve
yurttaşlık kitapları da Kıbrıs’ta basılacaktı.(34)
Fuat Sami, 9 Ekim 1958 tarihinden
başlayarak Türk Maarif Dairesi Müdürü olarak atandı ve Maarif Encümeni’nin
tutanakları artık İngilizce değil de, Türkçe olarak kaydedilmeye başlandı. (35)
23 Nisan’ın Türkiye’de olduğu gibi
Kıbrıs Türk ilkokullarında da resmi tatil olması kararlaştırıldı. 1958-1959
ders yılı için, bütün ilkokul kitaplarının Türkiye’de bastırılması
kararlaştırıldı. Kıbrıs Türk Maarifi, 9 Haziran 1959 günü İngiliz yönetimi
tarafından Türk toplumuna devredildi ve o gün yapılan ilk toplantıda, bütün
okullarda her hafta sonu Türk bayrağının törenle çekilip, indirilmesi kararı
alındı. (36)
1960’da İngiliz yönetimi sona erdiği
zaman, Kıbrıslı Türklerin adada 7 lisesi, 3 ortaokulu, bir enstitüsü ve 2
teknik okulu vardı. Bunlardan sadece bir lise, 3 ortaokul ve bir enstitü TC
hükümetinin gönderdiği mali yardımla çalıştırılmaktaydı. Geriye kalan 10 orta
eğitim kurumu, Maarif Dairesi’nin yönetim ve denetimi altındaydı. 1960 tarihli
Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nın 87. maddesindeki b. paragrafına göre, “bütün
eğitim, kültüre ve öğretim konuları, Türk Cemaat Meclisi’nin sorumluluğuna
devredilmişti. (37)
1959 yılında Lefkoşa Erkek
Lisesi’nin Türkiyeli tarih öğretmeni olan Hüseyin Metin, “Kıbrıs Tarihine Toplu
Bir Bakış” adlı bir tarih kitabını, Kıbrıs Türk Kurumları Federasyonu yayını
olarak bastırdı. Bunu bir Kıbrıslı Türk öğretmen olan Ahmet Gazioğlu’nun
1960’da yayımladığı “İngiliz İdaresinde Kıbrıs- Statü ve Anayasa Meseleleri
(1878-1960)” adlı kitabı izledi. Her iki kitap da ders kitabı olarak
kullanılmadı.
İngiliz döneminde yayımlanan Kıbrıs
coğrafyası ve tarihi ile ilgili ders kitapları, görüldüğü gibi adadaki İngiliz
yönetimine eleştirel yaklaşmamaktaydı. Ama İngilizler adadan ayrıldıktan sonra,
durum değişti ve eğitim işleri tamamen Kıbrıslı Rumlarla ve Kıbrıslı Türklerin
eline geçti.
YENİ
DÖNEMDEKİ TARİH KİTAPLARI
Aralık 1964 çarpışmalarından sonra
Kıbrıs tarihi konusunda yayımlanan ilk Kıbrıs Türk ders kitabı, tarih öğretmeni
Vergi H.Bedevi tarafından yazıldı. “Başlangıçtan zamanımıza kadar Kıbrıs
Tarihi” adlı bu kitap, 226 sayfa olup, 1966’da Lefkoşa’da basıldı ve Türk
Maarif Dairesinin 7 Şubat 1966 tarihli ve 28/62 sayılı kararı ile Orta Dereceli
okullarda yardımcı ders kitabı olarak kabul edildi.
Kitabın 5. bölümü, “Kıbrıs’ın
İngiltere’ye kiralanması” başlığını taşımakta olup, şu değerlendirme ile sona
ermektedir: “Kıbrıs’taki idare değişikliğini Yunan hükümeti ile Kıbrıslı Rumlar
sevinçle karşıladılar. Zira Yunan hükümeti ve Kıbrıs Rumları, bunun Kıbrıs’ın
Yunanistan’a ilhakına yol açacağını ümit ediyorlardı. Hatta, Kıbrıslı
Piskoposlarından Kiprianos, Sir Wolseley’in gelişi münasebetiyle yaptığı bir
konuşmada, “İngiltere’nin, Yunan adalarında yaptığı gibi, anavatanımız
Yunanistan’a bağlanmamız için bize yardım edeceği inancındayız. Bu yüzden
İngiliz idaresini memnuniyetle karşıladık” demişti.” (38)
Bunu izleyen bölümler şöyledir:
6. İngiliz idare teşkilatı (s.167)
7. İngiltere’nin Kıbrıs’ı ilhakı
(s.169)
8. Lozan muahedesinde Kıbrıs (s.171)
9. 1925 yılındaki değişiklik (s.172)
10. 1931 isyanı. Burada isyanı belli
başlı üç nedeni olarak şunlar sayılmaktadır:
a) İngiltere’nin adada sömürgeci bir
siyaset takip etmesi ve Asya ile Afrika’daki sömürgelerinde yaptığı gibi,
mahalli muhtariyet konusunda en küçük hakları dahi tanımaması,
b) Adanın iktisadi durumunun gün
geçtikçe bozulması ve ekonomik krizin başlaması,
c) Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması
yolundaki sistemli propaganda . (s.173)
11. 1931-1959 devresi. Burada,
“İkinci Dünya Harbi, Kıbrıs bakımından iki önemli değişiklik getirdi” ifadesi
yer almakta ve 1. AKEL adlı bir komünist partisinin kurulduğu, 2. İngiltere’de
İşçi Partisi’nin iktidara geldiği belirtilmektedir. Ayrıca Kıbrıslı Türklerin
KATAK adında siyasal bir parti kurduklarına değinilmekte ve Kıbrıslı Türklerin
1948 yılında sömürge hükümetinden şunları istedikleri kaydedilmektedir:
1. Evkafın Türk cemaatine devri,
2. Türk okullarının hükümetin mutlak
kontrolünden çıkarılması ve okul komisyonları üyelerinin halk tarafından
seçilmesi,
3. Türk cemaatinin bir müftü
seçmesine müsaade edilmesi,
4. Veraset kanunlarının
hazırlanması,
5. Şer’i mahkemelerinin kaldırılması,
yeni ve modern bir aile kanununun hazırlanması ve modern aile mahkemelerinin
kurulması. (s.177)
Bu bölümde ayrıca, Kıbrıslı Rumların
Yunanistan’la birleşme (enosis) faaliyetlerine değinilmekte, Yunanistan ve
Türkiye’nin tutumları, 1954 ile 1959 yılları arasındaki gelişmeler (s.181-194)
ve Garanti ve İttifak Anlaşmalarının özeti (s.195) verilmektedir. Kıbrıs’ı
idare eden İngiliz Yüksek Komiser ve Valilerinin listesi ile İngiliz idaresi
ile ilgili bölüm sona ermektedir. (s.196)
Bu kitabın yazarının yaklaşımı da
genelde şovenist olarak değil de, milliyetçi olarak nitelendirilebilir. Kitabın
arka kapağında, objektif bir Kıbrıs tarihinin bulunmadığı ve bu kitabın yabancı
tarihçilerin tekelini kırarak, bu boşluğu
dolduracağı vurgulanmaktadır. Kitap, Kıbrıs Türk Tarih Kurumu tarafından
yayımlanmıştır.
1967 yılında da, Kıbrıslı bir Türk
coğrafya öğretmeni olan Ali Beyoğlu tarafından Lefkoşa’da “Kıbrıs Coğrafyası”
adlı 82 sayfalık bir kitap yayımlandı. Kitabın önsözünde, “Kıbrıs Türk
kültürüne bir katkı” olarak yazıldığını kaydetmesine karşın, bu kitap da
okullarda ders kitabı olarak kullanılmadı.
Her iki kitabın kaynakları arasında,
özel komisyonlar tarafından teksir halinde hazırlanmış, ama ders kitabı olarak
kullanılmamış olan şu çalışmalar da yer almaktaydı: Kıbrıs Tarihi Notları-Üç
kısım, Lefkoşa 1962 ve Kıbrıs Coğrafyası-Üç kısım, 1962. Kıbrıs Türk Maarif
Dairesi, Yurttaşlık Bilgileri adında üçüncü bir kitap daha hazırlamış, ama bu
kitapların üçü de, öğrenemediğimiz nedenlerle resmen kitap olarak bastırılıp,
kullanılamamıştı.
Kıbrıs Türk Tarih Kurumu’nun yeni
başkanı Vehbi Zeki tarafından Kasım 1970’de, yeni bir “Kıbrıs Tarihi” kitabı
yayımlandı. 180 sayfalık bu kitap, 1 Şubat 1971 tarihinde Kıbrıs Türk Maarif
Dairesi tarafından, ortaokulların 1., 2. ve 3. sınıflarında okutulmak
üzere “ders kitabı” olarak onaylandı. Bu
ders kitabının günümüze kadar 10’dan fazla baskısı yapılmış olup, hâlâ daha
okullarda kullanılmaktadır.
Bu kitabın iki bölümü, Kıbrıs’ta
İngiliz yönetimini anlatmaktadır. 8. bölümün başlığı “Kıbrıs’ta İngiliz
egemenliği”dir. Dersin genel anahatları, ilgili sorularla 13 kısım halinde
özetlenmektedir.
Kitabın 103. sayfasında, Rauf
Denktaş’ın “Kıbrıs: 12’ye 5 kala” adlı kitabından bir alıntı yer almaktadır ve
Osmanlı bayrağının indirilmesi törenini anlatmakta olup, şöyle sonlanmaktadır:
“Mübalağa etmeden denilebilir ki bu bayrak merasimi ile Kıbrıs’ta Türk-Rum
cemaatlarının siyasi ip çekişmesi de başlamış bulunuyordu.” (s.105)
1931 ayaklanmasının nedeni bu
kitapta şöyle verilmektedir: “Rumlar aslında “ilhak” için bir isyan
tasarlıyorlardı. Bütçe meselesi, isyan çıkarmak için bir bahaneden ibaretti.”
(s.107)
Vergi Bedevi, kitabında
İngilizcedeki “Legislative Council”ın Türkçe doğru tercümesi olan “Kavanin
Meclisi” deyimini kullanırken, Vehbi Zeki, bunu “Teşrii Meclis” olarak
kullanmaktadır. (s.107) Oysa bu Meclis, Kıbrıs Türkleri arasında bu adla
bilinmemektedir. Yazar bunu, belki de Türkiye’de yayımlanmış kitaplardan
aktarmıştır.
Metnin devamında KATAK’a bir atıf
vardır, ama şu ekleme yapılmaktadır: “Çok geçmeden parti üyeleri arasında
anlaşmazlık çıktı. Bunun üzerine Dr.Fazıl Küçük ve arkadaşları partiden
ayrılarak Kıbrıs Milli Türk Halk Partisi’ni kurdular. 1948’de bu iki parti
Kıbrıs Milli Türk Birliği adı altında birleştiler.” (s.109)
Kıbrıs sorununda Macmillan Planı’na
kadar olan diğer siyasal gelişmeler de anlatılmaktadır. Sayfa.114’de “EOKA
tedhiş teşkilatının hücumuna uğrayan Türk köyleri (1955-58)”nin bir haritası
yer almaktadır. Metinde ise şöyle denmektedir: “Birçok Türk köyleri EOKA
canilerinin hücumlarına uğrayarak tahrip edildi.” (s.113) Metin şöyle devam
etmektedir: “Bu arada 27-28 Ocak 1958 tarihinde Türkler, belediyelerin
ayrılması ve “taksim” lehinde bir miting tertiplediler. Fakat başka hiç bir art
düşüncesi olmayan bu miting, İngiliz askerlerinin vahşice saldırısına uğradı.
Bunun neticesinde hiçbir suçu olmayan 7 soydaşımız şehit edildi.. Bundan sonra,
Anavatan’da Kıbrıs için mitingler düzenlendi. Ada, kana boyanırken İngiltere
Başbakanı MacMillan Kıbrıs’ın idaresi için yeni teklifler ileri sürdü. (19
Haziran 1958)” (s.112)
Mayıs-Haziran 1958’deki bu önemli
olaylar, Bedevi’nin kitabında ise başka bir yönü ile verilmektedir:
“Bu olay, Kıbrıs’taki gerginliğin
son derecede artmasına sebep oldu ve ada Türkleri galeyana geldi...
(Türkiye’de) Taksim fikri bir kere daha kuvvet kazandı...Türk gençliği,
Kıbrıs’ta sivil bir harbin çıkması ihtimali belirince “Gönüllü Kampanyası”
açtı... 25.000 Türk genci Kıbrıs Türkleriyle omuz omuza savaşmak maksadıyle
Kıbrıs’a gelmek üzere müracaat etti... (s.188) İlk miting 8 Haziran’da
İstanbul’da yapıldı. 300.000 kişinin katıldığı bu mitingi diğer 7 şehirdeki
mitingler izledi (s.189) Kitabın 190-191. sayfalarında da Haziran-Ağustos
1958’de şehit edilen Kıbrıslı Türklerin adları verilmektedir.
Vehbi Zeki 9. bölümde
(s.117-124) “Kıbrıs ihtilafına hal
çaresi bulunması”nı anlatmaktadır. Zürih ve Londra andlaşmalarının bir özeti
ise, s.118-121’de verilmektedir.
Türk askerlerinin Kıbrıs’a gelişi,
s.121’de şu cümlelerle verilmektedir:
“82 yıllık bir ayrılıştan sonra, 16
Ağustos 1960 tarihinde kahraman Türk ordusunun temsilcisi olan Kıbrıs Türk
Kuvvetleri Alayı, Türk Kıbrıs’a yeniden çıktı.”
Konuyla ilgili olarak ayrıca Rauf
Denktaş’ın “Kahraman Mehmetçiklerimize hitaben Kıbrıs Türkleri adına yaptığı
konuşma”dan bir bölüm aktarılmaktadır. (s.122-123) Vehbi Zeki bu bölümü Türk Alayı’nın 4 tane
resmi ile süslemekte ve şöyle yazmaktadır: “82 yıllık ayrılıştan sonra, Türk
askeri, bir daha adadan çıkmamak azmi içinde tekrar Türk Kıbrıs’a ayak basmış
oluyordu.” (s.124)
Vehbi Zeki’nin kitabında, iki buçuk
sayfalık kısa bir bölümde “İngilizler devrinde Kıbrıs’ta eğitim” hakkında bazı
bilgiler verilmektedir (s.114-116). Bölüm şöyle sonlanmaktadır: “İngiliz
devrinde genel olarak Türk okulları büyük baskı altında bulunduruluyordu. Hatta
okullarda Atatürk ve diğer Türk büyüklerinin resimleri kaldırılarak, yerine
İngiliz kralı ve büyüklerinin resimleri konuldu. Okullarımızda İngiliz bayrağı
çekilir ve Kral Marşı okutturulurdu. İngiliz hükümetinin bütün baskısına
rağmen, vefakâr Türk öğretmeni, gençliği, Atatürk devrimlerine bağlı olarak
yetişti.” (s.116)
Kıbrıs
Türk liselerinde Vehbi Zeki Serter ile Ozan Zeki Fikretoğlu tarafından yazılmış
ve ilk basımı 1982’de Lefkoşa’da yapılan “Kıbrıs Türk Mücadele Tarihi
(1878-1981) adlı kitap ders kitabı olarak okutulmaktadır. Bu kitap, daha önce
üç cilt halinde yayımlanmış ve sırasıyla 1878-1959, 1959-1963 ve 1963-1975
yıllarını kapsamıştı. Yazarı Dr.Vehbi Zeki Serter ise, o zamanki Eğitim, Kültür
ve Gençlik Bakanlığında Teftiş Dairesi Müdürü olarak görev yapmaktaydı. Maarif
Müdürlüğünün 25 Haziran 1973 tarihli kararı ile Orta dereceli okullarda İnkılâp
Tarihi derslerinde “Yardımcı Ders Kitabı” olarak kabul ve tavsiye edilmiştir.
İlginçtir, kitabın 1973 yılında yapılan ilk basımında, “Kıbrıs Türk Mücadele
Tarihi, Cumhurbaşkan Muavini ve Türk Yönetimi Başkanı Sayın Rauf R.Denktaş
tarafından tetkik edilmiştir” şeklinde bir not bulunmaktadır. Kitabın ilk
basımı ayrıca, o yıla denk gelen Türkiye
Cumhuriyetinin 50. Yıldönümüne armağan edilmişti.
Bu üç ciltlik çalışmanın kısaltılmış
bir özeti, 1982 yılında 104 sayfa halinde ders kitabı olarak basıldı. Kitap, bu
defa Serter yanında Eğitim Bakanlığı Talim-Terbiye Dairesi Müdürü olan Ozan
Zeki Fikretoğlu’nun da imzasını taşımaktaydı. “Kıbrıs Türk Milli Mücadele
Tarihi (1878-1981)” başlıklı kitap, “Eğitim, Kültür ve Gençlik Bakanlığının 14
Ocak 1982 tarihli genelgesi uyarınca Lise 1, 2 ve 3. sınıflar için “ders
kitabı” olarak kabul edildi.
İngiliz dönemi bu kitapta üç bölüm
halinde incelenmektedir: Ünite 2 (İngiliz Yönetiminde Kıbrıs), Ünite 3
(1956-1959 dönemi) ve Ünite 4 (Geçici dönem (Şubat 1959-Ağustos 1960).
Bu kitapta daha önce sözü edilmemiş
yeni olaylara yer verilmektedir. Örneğin 1 Mayıs 1931’de toplanan Kıbrıs Türk
Milli Kongresi ve Kıbrıslı Türklerin İngiliz yönetiminden talep ettikleri
hususlar (s.12-13).
İngilizlerin 1931 isyanından sonra
aldığı önlemler s.13’de verilmekte ve yazar şu yorumu yapmaktadır:
“Böylece sömürge yönetimi, isyan
eden Rumlarla birlikte yasalara saygılı Türk toplumunu da cezalandırıyordu.
Özellikle eğitim kurumu üzerinde hissedilen yasaklamalara karşı, fedakâr Türk
öğretmeni direnecek, okullarda Türklük değerleri gizliden gizliye öğrencilere
aktarılacaktır.” (s.13)
1950 Plebisitine Kıbrıslı Türklerin
tepkileri, Türkiye hükümetinin Kıbrıs’a ilişkin görüşü, Kıbrıs Türk Kurumları
Federasyonu’nun kurulması, 1957 yılı sonunda, İngiliz Sömürge Hükümetindeki
Başsavcılık görevinden istifa eden Rauf R.Denktaş’ın Federasyon’un yeni başkanı
olması değinilen diğer olaylardır. (s.15-16) 1951 ile 1955 yılları arasındaki
olaylara da daha sonra değinilmektedir. Londra Konferansı ile ilgili ayrı bir
başlık yer almaktadır. (s.23-36)
3. Ünitede 1956, 1957 ve 1958
yıllarındaki gelişmeler anlatılmakta ve Zürih-Londra Anlaşmaları ile son
verilmektedir. (s.23-36)
4. Ünite kısa olup, sadece 3
sayfadır. Yeni Cumhuriyetteki mevkiler için yapılan seçimler, Türk ve Yunan
Alaylarının Kıbrıs’a çıkışı ve Cumhuriyet’in ilanının Rum basınındaki
yankılarını kaydetmektedir. Kıbrıs Rum basını bu ilanı, adanın Yunanistan’a
bağlanması olan nihai amaç için yeni bir başlangıç olarak
değerlendirmekteydi.
ELEŞTİRİLERE
KARŞIN TEK KİTAP SALTANATI
1970’den bu yana birçok yeni
baskılar yapmış olan Vehbi Zeki Serter’in tarih ders kitapları konusunda birçok
eleştiriler yapılmıştır, ama Eğitim Bakanlığının politikasında bir değişiklik
olmamıştır. Kitapları okullarda satma yöntemi ile ilgili olarak yapılan bir
eleştiri, bir gazeteye şu şekilde yansıtılmıştır:
“Bize göre okullarımızda okutulan
birçok gereksiz ders içinde en fazla ehemmiyet verilmesi gereken ders, Kıbrıs
Türk tarihi dersidir. Ne acıdır ki, şanlı tarihimiz Vehbi Zeki’nin kitabı
içinde yok olup gitmekte, yakın tarihimiz ise nerdeyse hiç işlenmemektedir.
Eğitim Bakanlığı ise gerekli ödeneği ayırarak bu konuda kapsamlı bir kitap
yayınlamak yerine, yandaşları Vehbi Zeki’nin yıllar önce yazdığı bir kitabı
temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp körpe beyinlerin önüne sürmektedir.” (39)
1990 yılında tarih ve sosyal
bilgiler öğretmenleri için “Kıbrıs tarihi öğretiminde yeni yaklaşımlar” konulu
bir seminer yapılmış, ama burada da şovenizm egemen olmuştur. (40)
Ocak 1994’de Eğitim ve Kültür
Bakanlığına atanan Cumhuriyetçi Türk Partisi’nden Mehmet Ali Talat, müfredatta
bazı değişiklikler yapmaya çabalamış, ama şoven basın tarafından saldırıya
uğramıştı. Veliler de Kıbrıs tarihi ile ilgili ders kitaplarını
eleştirmişlerdi. Bunlardan birisi şu şikayeti yapmaktaydı: “Rum yapıyor
gerekçesiyle, biz de çocuklarımıza şovenizm aşılamayalım. Kıbrıs tarih
kitaplarının şovenist içeriği değiştirilmelidir.” Bu konuşma üzerine
toplantının yapıldığı Atatürk Kültür Merkezi, derhal polis tarafından basılmış
ve bu “yıkıcı konuşma”yı yapan veli ile bakanın kimliği soruşturulmuştu. (41)
Bu dönemde Hüdaverdi Öncan, Zekeriya
Özdemir ve Nilgün Orhon Sağduyu adlı öğretmenler tarafından Ortaokul 1., 2. ve
3. sınıfları için hazırlanıp, 1995’de Bakanlık Yayını olarak Devlet
Basımevi’nde bastırılan, 223 sayfalık “Kıbrıs Tarihi M.Ö.7000-M.S.1983”
başlıklı ders kitabı da hükümet değişikliği ardından müfredata alınmamıştır.
(Ahmet
C.Gazioğlu tarafından lise 1. sınıfları için ders kitabı olarak yazılan “Kıbrıs
Türk Tarihi-Türk Dönemi (1570-1878)”
adlı kitap (Lefkoşa 1995, 168s). ile orta dereceli okullar için hazırlanan
“Kıbrıs Tarihi İngiliz dönemi (1878-1960) Bugünlere gelmek kolay olmadı” adlı
kitaplar (Lefkoşa 1997, 173s.) da Vehbi Zeki Serter’in tarih kitaplarını
tahtından indirememiş, ancak kaynak ve araştırma kitapları olarak okunmaları KKTC Eğitim Bakanlığı tarafından
tavsiye edilmiştir.)
Kıbrıs Türk okullarında okutulan
diğer bütün derslerin kitapları da Türkiye’den getirilmektedir. Bazı yıllarda
bu ders kitapları adaya gecikmeli veya eksik olarak gelmektedir. (42) Örnek
içerik olarak “Milli Coğrafya I” adlı ders kitabında, Kıbrıs’a iki buçuk sayfa
ayrılmış olup, burada şöyle denmektedir: “Türklerin yaşadığı bölüm, Ada’nın
kuzey kesimindeki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)’dir.” (s.93) Adaya
yaklaşım, “Yurdumuz Türkiye’den ‘Anavatan’ olarak söz ederler” (s.93) veya
“Şimdi soydaşlarımız Kuzey Kıbrıs’ta 1983 yılında kurdukları Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti sınırları içinde ve Anavatanlarının teminatı altında güven içinde
yaşamaktadırlar” şeklindedir. (s.94) Geleceğe ilişkin görüşler ise, “Kıbrıs Türk
tarafı, Ada’daki iki halkın ancak iki kesimli, iki toplumlu ve iki tarafın
siyasi eşitliğine dayalı federal bir çatı altında bir araya gelebileceklerine
inanmaktadır. Bu durumun gerçekleşmesi, ancak Türkiye’nin etkin ve fiili
garantisiyle mümkündür” şeklinde verilmektedir. (43)
TC Milli Eğitim Bakanlığı
yetkililerinin, 1993 yılında Ankara’da yapılan ve bütün Türki cumhuriyetlerin
de katıldığı ortak tarih ve edebiyat komisyonunun toplantısına, Kıbrıs’ın neden
çağrılmadığını belirtirken, “Kıbrıs’ı Türkiye’nin içinde düşündükleri için
ayrıca temsilci çağırmaya gerek duyulmadığı” görüşünü dile getirmesi ilginçtir.
Türkiye Eğitim Bakanlığı yetkilisi şu savı öne sürmüştür: “Kıbrıs, Türkiye’nin
benimsediği müfredatı zaten uyguluyor, bu nedenle ayrı bir Kıbrıs temsilcisine
gerek duyulmadı.” (44)
Kıbrıs Türk tarih ders kitapları ve
bu kitaplardaki İngiliz dönemi ile ilgili değerlendirmemiz burada sona
ermektedir.
(28.4.-1.5.1994
tarihlerinde Almanya’nın Braunschweig kentinde, Georg-Eckert Uluslararası Ders
Kitapları Enstitüsü ile Güneydoğu Avrupa Derneği tarafından düzenlenen “Cyprus
in Textbooks-Textbooks in Cyprus” adlı uluslararası konferansta İngilizce
olarak sunulan bildirinin Türkçesidir. Ara başlıklar yazar tarafından sonradan
eklenmiştir.)
Notlar:
1.
Zia, Dr.Nasim, Kıbrıs’ın İngiltere’ye Geçişi ve Adada Kurulan İngiliz İdaresi,
Ankara 1975, s.79-80
2.
Excerpta Cypria, Nicosia 1969, s.490).
3.
Keshishian, Kevork K., Romantisches Zypern, Nikosia, s.35
4. An, Ahmet, Kıbrıs’ta
Türkçe Basılmış Kitaplar Listesi (1878-1997), Ankara 1997, s.3
5.
Beckingham, C.F., “The Turks of Cyprus” adlı makale, The Journal of the Royal
Anthropological Institute of Great Britain and Ireland, Vol.87, Part 2, 1957,
s.165-174
6.
Süha, Ali, Kıbrıs’ta Türk Eğitimi, Birinci Milletlerarası Kıbrıs Araştırmaları
Kongresi, 14-19 Nisan 1969- Türk Heyeti Bildirileri, Ankara 1971, s.224
7. agy, s.222
8. agy, s.223-224
9. agy, s.225
10. Orr, Captain C.W.J.,
Cyprus under British Rule, London 1972, s.122-123
11. Behçet, Hasan, Kıbrıs
Türk Maarif Tarihi (1571968), Lefkoşa 1969, s.75
12. agy, s.79
13. Fedai, Harid, İlklerden
bir kitap: Ziver Bey’in Kıbrıs Tarihi, Yeni Kıbrıs, Eylül 1989
14. Fedai, Harid, Ziver
Bey’in Kimliği, Türk Bankası Kültür-Sanat Dergisi, Sayı:11, Kasım 1992
15. Fedai, Harid (Tanıtan:),
Muhtasar Kıbrıs Coğrafyası, Söz gazetesi, 20-23 Kasım 1984, Lefkoşa
16. Behçet, Hasan, Kıbrıs
Türk Maarif Tarihi (1571968), Lefkoşa 1969, s.86
17. agy, s.88
18. Orr, Captain C.W.J.,
Cyprus under British Rule, London 1972, s.
19. Persianis, Panayiotis K.,
Church and State in Cyprus Education, Nicosia 1978, s.91
20. Behçet, Hasan, agy, s.89,
s.92
21. Fedai, Harid, Muhtasar
Kıbrıs Coğrafyası ve Muhtasar Kıbrıs Tarihi, Söz, 23-26 Kasım 1984
22. Kıbrıs Erkek Lisesi
Mecmuası 1933-1934 Yıllığı, s.29
23. Behçet, Hasan, agy, s.93
24. agy, s.127, s.133
25. agy, s.97
26. Süha, Ali, agy, s.242
27. Tekakpınar, Kemal ve
Demiray Doğasal, Dr.Fazıl Küçük (1906-1984), Lefkoşa 1991, s.702 ve s.728
28. Persianis, Panayiotis K.,
agy, s.170
29. Tekakpınar, Kemal ve
Demiray Doğasal, agy, s.612
30. Tekakpınar, Kemal ve
Demiray Doğasal, agy, s.719-720
31. Persianis, Panayiotis K.,
agy, s.172
32. Behçet, Hasan, agy, s.141
33. Persianis, Panayiotis K.,
agy, s.111
34. Tekakpınar, Kemal ve
Demiray Doğasal, agy, s.765
35. Behçet, Hasan, agy, s.106
36. agy, s.108-109
37. Süha, Ali, agy, s.228
38. Bedevi, Vergi, Kıbrıs
Tarihi, Lefkoşa 1966, s.167
39. Metin Semerci, Vatan, 5
Kasım 1992, ayrıca Avrupa, 19 ve 20 Eylül 1997, 31 Ekim 1997, 18 Ekim 1998
40. Halkın Sesi, 15 Şubat
1990
41. Kıbrıs, 2 Şubat 1994
42. Kıbrıs, 9 Ekim 1993
43. Orta Okullar için Milli
Coğrafya I, 4. basılış, Ankara 1992,s.94
44. Cumhuriyet, 31 Mart 1993
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder