20 Mart 2014 Perşembe

BASINIMIZDAN “KIBRIS BAYRAĞI’NIN ÖYKÜSÜ

(Ahmet An tarafından hazırlanan  “Basının Aynasında Kıbrıslı Türklerin Unutturulan Siyasal Geçmişi ve Liderlik Kavgaları (1930-1960)” başlıklı henüz yayımlanmamış kitap çalışmasından alınmıştır.)

KIBRIS BAYRAĞI ÖNERİSİ

            Bozkurt gazetesi 13 Ocak 1960 tarihli nüshasında verdiği bir haberde, Makarios ve Dr.Küçük’e sunulan bir öneriye göre, Kıbrıs bayrağının bitaraf bir şekil ve renkte olacağını, sulh davasını temsil eden beyaz zemin üzerinde, adını bakırdan alan Kıbrıs’ın Rumca ve Türkçe adı olan Kipros ve Kıbrıs’ın bakır renginde “K” harfını ihtiva edeceğini duyurmaktaydı.

KIBRIS BAYRAĞI KONUSU

            Bozkurt gazetesinin 26 Temmuz 1960 tarihli nüshasında yer alan “Kıbrıs bayrağının şekli tesbit edildi” başlıklı ve Times of Cyprus’tan aktarılan  bir haberde, bayrak ortasında K harfinin yer almasına Dr.Küçük’ün isminin ilk harfi olduğu gerekçesiyle Rum basını tarafından karşı çıkılarak eleştirildiği ve bundan vazgeçildiği belirtilmekteydi. Habere göre, Kıbrıs bayrağında, beyaz zemin üzerinde Kıbrıs haritası ve her iki tarafında zeytin dalı olması kararlaştırılmıştı.

            Aynı tarihli Bozkurt’ta yazan Sedat Törel, “Kıbrıs’ın milli marşı” başlıklı makalesinde Ethniki’nin “Ya Mustafa” şarkısı ile Kıbrıs Milli Marşını mukayese ettiğini ve bu öneriyi bir hakaret saydığını yazmaktaydı. Ethniki gazetesi, marşın melodisinin hem Rumca, hem Türkçede aynı, ama sözlerinin farklı olabileceğini belirtmekte, “Koritsaki” veya “Mia zoi tin ehome” gibi havaların da Türkler tarafından istenmediğini kaydetmekteydi

            Halkın Sesi gazetesinin 3 Ağustos 1960 tarihli nüshasında yer alan bir haberde şöyle denmekteydi:

            “Kıbrıs Bayrağı tesbit edildikten sonra Kıbrıs’ın resmi arması da kararlaştırılmış bulunmaktadır. Bilindiği gibi Kıbrıs bayrağının zemini beyaz, üzerinde altın renginde bir Kıbrıs haritası ve haritanın altında da iki zeytin dalı bulunmaktadır.

            Kıbrıs’ın resmi arması ise şu şekilde tesbit edilmiştir: Daire şeklinde bir çelenk, çelengin ortasında bir şilt ve şiltin içinde barışı temsil eden bir güvercin. Ayrıca dekoratif bir şerit içinde Kıbrıs Cumhuriyetinin kuruluş tarihi... Memnuniyetle öğreniyoruz ki, Kıbrıs Bayrağı ile Kıbrıs Resmi Arması  memleketimizin yetiştirdiği değerli sanatkârlarımızdan İsmet Vehit Güney’in eseridir. Kıbrıs pullarının çoğu ile paraların yeni şekillerinin çoğu aynı sanatkâr tarafından yapılmıştır. Bu başarısından dolayı değerli sanatkarımızı takdir ve tebrik ederiz.”

            6 Ağustos 1960 tarihli Halkın Sesi gazetesinde yer alan “Bir açıklama” başlıklı ve “Cevdet Çağdaş- Fikri Direkoğlu” imzalı yazıda şöyle denmekteydi:

            “Halkın Sesi Başyazarına, Sayın Bay,

            3 Ağustos 1960 tarihli gazetenizin ön sahifesinde dört sütun üzerine neşrettiğiniz ve “Kıbrıs Bayrağından sonra Arması da tesbit edildi” başlıklı haberiniz ve bununla ilgili “Türk Sanatkârının Başarısı” başlığı altında verdiğiniz haberin hakikata uymadığını belirtmek isteriz. Mevzu bahis haber bizi tamamıyle ilgilendirdiğinden bu açıklamayı yapmayı uygun bulduğumuzu ve kıymetli sütunlarınızda bize yer vererek efkarı umumiyeyi aydınlatmamıza fırsat vermenizi rica ederiz.

            Hakikatte Kıbrıs Bayrağı, kendilerine Sayın Cumhur Reisi Muavini Dr.F.Küçük’ün müsteşarı tarafından yapılan resmi birer mektuple Türk Maarif Dairesi Resim Müfettişleri Cevdet Çağdaş ve Fikri Direkoğlu tarafından yapılarak gönderilen projelere istinaden Sayın Cumhurreisi ile Sayın Muavininin arzusu üzerine, yalnız renk değişikliği yapılarak kabul edilmiş ve hazırlanmıştır.

            Kıbrıs paralarına gelince, bunların desenleri, başka Türk Sanatkârları da ihtiva eden bir heyet tarafından aylarca çalışılarak hazırlanmıştır. Bu muvaffakiyetin tek bir sanatkâra mal edilmemesi gerektiğine inanıyoruz.”

 
İSMET VEHİT GÜNEY’İN AÇIKLAMASI

            Halkın Sesi gazetesinin 9 Ağustos 1960 tarihli nüshasında, İsmet Vehit Güney tarafından kaleme alınan “Bir açıklama dolayısıyle” başlıklı yazıda şöyle denmekteydi:

            “3 Ağustos 1960 tarihli Halkın Sesi gazetesinde “Kıbrıs Bayrağından sonra arması da tesbit edildi” başlıklı yazıdan sonra, dostum Cevdet Çağdaş ve Fikri Direkoğlu tarafından yapılan bir açıklama ile ilgili bulunduğundan hem efkârı umumiyeyi ve hem de adı geçen dostlarımı aydınlatmayı lüzumlu buldum.

            29 Temmuz 1960  Cuma günü sabah saat 9.00’da Sayın Cumhurbaşkanı ile müstakbel Kıbrıs bayrağı hakkında görüşmek üzere şahsımla beraber, Kıbrıs Müzeler Müdürü Dr.Kikeos, İsveç Konsolosu Bay Zinan Pieridis, Bay M.Burhan ve Kıbrıs Postaları İdaresinden bir şahıs Bakanlar Binasına davet edildik. 11.30’a kadar devam eden toplantı neticesinde Kıbrıs bayrağının şekli kararlaştırıldı. Sayın Cumhurbaşkanı alınan karara istinaden bayrağın son şeklini iki saate kadar çizip kendilerine getirmemi benden rica ettiler. Bilahare çizdiğim iki nüsha Kıbrıs bayrağını sayın Cumhurbaşkanına getirip verdim. “Coat of arms” Kıbrıs cumhuriyetinin arması ise aynı günkü toplantıda sayın Cumhur Başkanının masasında çizdiğim basit bir krokiden doğdu. Beğenildiği için kabul edildi.

            Kıbrıs pullarına gelince, 16 Ağustos 1960’da satışa çıkarılıp ve 2-3 ay tedavülde kalacak olan Kıbrıs hatıra pullarının “Commemorative stamps” desenleri tamamiyle bana aittir. Bu çalışmalarım için de Kıbrıs hükümetinden mükafat aldığım sabittir. Buna ilaveten Sosyal Sigorta pulunun desenini kendim çizdiğim ve bundan da ayrı mükafat aldığım yine sabittir.

            Kıbrıs parasının şeklinin tesbiti ise şöyledir: Bu maksat için ayrılan heyetten iki Türk üye Sayın Maliye bakan yardımcısı Nazım Bey ve Müfettiş Tevfik Ali Riza beyler paranın tesbiti işinde Türk sanatkârlarından istifade etmek maksadıyle kendimle beraber Bay Cevdet Çağdaş ve Bay Fikri Direkoğlu da bir toplantıya davet edildi.

            Yapılan ilk toplantıdan sonraki müteaddit toplantılara maalesef iştirak etmeyen Cevdet ve Fikri Beyler 4 kağıt para şeklinin tesbitini, Tevfik Ali Riza beyle beraber kendi evimde yaptığımızdan bihaberdirler.

            Binaenaleyh yukarıdaki çalışmalarımda Bay Cevdet Çağdaş ile arkadaşı Bay Fikri Direkoğlu’nun bana yardım ettiklerini hatırlamıyorum.”

 
KIBRIS BAYRAĞI, ARMASI, MARŞI TARTIŞMASI

            10 Ağustos 1960 tarihli Halkın Sesi gazetesinde de gazetenin şu “Açıklama”sı yer almaktaydı:

            “3 Ağustos 1960 tarihli gazetemizde intişar eden bir yazıda “Kıbrıs Bayrağı ile Kıbrıs Resmi Arması memleketimizin yetiştirdiği değerli sanatkarlarımızdan İsmet Vehit Güney’in eseridir” diye bir haber verilmişti.

            İsmet Bey tarafından çizilen Armanın Resmi Arma olarak henüz tesbit edilmediğini, iki dal arasında Kıbrıs haritasını gösteren Bayrağın da değerli ressamlarımızdan Cevdet Hüseyin Çağdaş ve Fikri Direkoğlu’nun daha evvel çizip Dr.Küçük’ün dairesine sundukları motiflerden ilham alınarak hazırlandığını açıklarken, İsmet Beyin de Bayrağın son şeklinin tayininde büyük hizmetleri geçtiğini öğrenmiş bulunuyoruz.”

            Yine 10 Ağustos 1960 tarihli Halkın Sesi’nde yer alan bir başka haber de şöyleydi:

            “Eleftheria bir makalesinde, Dr.Küçük’ün bir Türk gazetecisinin sorduğu suale cevaben, Kıbrıs marşının “Ya Mustafa” olacağına dair yaptığı espriyi, “Çok tatsız bir şaka” olarak vasıflandırmakta ve tenkid etmektedir.”

 
KIBRIS BAYRAĞI ASILMIYOR

            Bozkurt gazetesi 9 Eylül 1960 tarihli nüshasında, Fileleftheros’un “Lefkoşa Türk belediyesinin Sarayönü’ndeki binasında Türk Bayrağı var, Kıbrıs Bayrağı yok” diye yazdığını aktarmaktaydı.

 
DENKTAŞ’IN ARMAĞAN ETTİĞİ KIBRIS BAYRAĞI

            Bozkurt  gazetesinin 3 Haziran 1961 tarihli nüshasında, “Türk Cemaat Meclisi Başkanı Rauf Denktaş, İsviçre’ye gitti. Caux kasabasında. yer alacak Manevi Silahlanma Toplantısına katılacak” haberini verirken, 6 Haziran 1961 tarihli nüshasında da, bu toplantıda konuşan Rauf Denktaş’ın “komünist tehlikesi”ne temas ettiğini duyurarak, şöyle konuştuğunu kaydetmekteydi:

            “Adamız mucizevi anlaşmalarla geleceğe ümitle bakmaktadır. Bundan dolayı en fazla Dr.Buchman’a ve Manevi Silahlanma öğretisine medyunu şükranız. Mucize şimdi avuçlarımızda olmakla beraber, komünizm günden güne kuvvetlenmektedir. Eğer şimdi Türklerle Rumlar kaynaklarımızı birleştirmezsek, dört yıl sonra yapılacak seçimler için çok geç kalmış sayılacağız. Biliyoruz ki bu yolda muhtaç olduğumuz şey cesaret ve azimdir. Mümkün olduğu nisbette liderlerimizi Caux’a getirmeliyiz. Bu suretle onlara nasıl birleşileceği öğretilsin.”

            Haberin devamında 64 memleketten gelen 1,100 delegenin iştirakiyle yapılan Manevi Silahlanma Dünya Kongresi’ne  Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlar adına katılan Denktaş’ın, Makarios ve Dr.Küçük adına Dr.Buchman’a bir Kıbrıs bayrağı armağan ettiği kaydedilmekteydi. İsviçre’nin Caux kasabasında yapılan  komünizme karşı “Manevi Silahlanma” toplantısı, bu örgütün başkanı Dr. Buchman’ın 83. doğum yıldönümü nedeniyle düzenlenmişti..

 
(Afrika gazetesi, 23 Ocak 2003)

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder