5 Şubat 2016 Cuma

LEFKOŞA’DAKİ KUMARCILAR HANI’NIN ADI NEREDEN GELİYOR?


Araştırma: Ahmet An

1.Türkiyeli araştırmacı Doç.Dr.Gönül Öney’in 1969 yılında hazırladığı “Lefkoşa’da Büyük Han ve Kumarcılar Hanı” adlı bildiride şöyle denmektedir:
       “Büyük Han yakınında Kumarcılar veya Humbaracılar hanı, Büyük Hanın daha ufak ve sade bir örneğidir. 16. asır sonlarında inşa edilen hanın kati inşa tarihi bilinmez. İngiliz idaresi zamanında restore edilmiştir.” (Milletlerarası Birinci Kıbrıs Tetkikleri Kongresi, (14-19 Nisan 1969, Türk Heyeti Tebliğleri, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayını:36, Ankara 1971, s.274)

2. Humbara, Farsça bir kelimedir. Bir çeşit top olup, demirden veya tunçtan dökülmüş, içi boş ve yuvarlak olarak yapılan ve içine patlayıcı maddeler konarak düşmana atılan bir savaş aletidir. Humbarayı kullanan askere, humbaracı, humbaracıların bağlı bulundukları teşkilata da Humbaracı Ocağı denirdi. Humbaracı Ocağı’nda üç çeşit humbaracı bulunurdu:
           1. Cebeci ocağından olanlar, daha çok humbara yapımı ile uğraşırlar ve humbara atmak gerekirse, elle atarlardı.
           2. Topçu ocağından olanlar, havan toplarıyla humbara atarlardı.
           3. Kalelerde bulunan humbaracılar.
       Cebeci ve Topçu ocaklarına bağlı olan humbaracılar ulufeliydiler. Bunlar İstanbul’daki kışlalarında kalırlardı. Kaledekilerse zeamet ve tımarlı idiler. Zaman zaman İstanbul’a gelerek bilgilerini artırırlar, savaş olduğu zaman yerlerine dönerlerdi. (Bkz. Meydan Larousse Büyük Lugat ve Ansiklopedi, Cilt:6, İstanbul, 1971, s.51)

3.Kıbrıslı Türk araştırmacı yazar Haşmet M. Gürkan, Lefkoşa’nın Asmaaltı meydanında yer alan Kumarcılar Hanı ile ilgili olarak bize şu bilgileri vermektedir:
         “Lefkoşa’nın Büyük Han’dan sonra gelen en eski ve büyük hanıdır. 17. yüzyıl sonlarında yapıldığı tahmin olunan bir hanın bir bölümünün Latin dönemlerinden kalma bir yapıya ait olduğu kuşkusuzdur. Girişteki bir kemerli kapıyla Yavuz Sultan Selim Sokağına bakan duvarın bir bölümünün mimari stil ve taş işçiliğindeki farklılıktan bellidir ki, bu husus. “Kumarcılar” adının “Kumbaracılar” adından gelmiş olması da muhtemeldir. Bilindiği gibi kumbara bir tür el bombasıydı ve Osmanlı ordusunda “Kumbaracılar” diye bir sınıf vardı. 1881 tarihli bir Lefkoşa haritasında bu hanın “Kuchuk Khan” (Küçük Han= diye adlandırılmış olması dikkati çeker. Öte yandan Rupert Gunnis “Historic Cyprus” (Tarihi Kıbrıs) adlı yapıtında (1936) bu hanın adını “Khan of the Itinerant Musicians” yani “Gezici Çalgıcılar Hanı” olarak vermektedir.” (Dünkü ve Bugünkü Lefkoşa, Galeri Kültür Yayınları, Lefkoşa 2006, 3. baskı, s.161 - “Humbaracılar” adının burada dizgi yanlışı olarak “Kumbaracılar” şeklinde yazıldığını tahmin etmekteyiz.) 
           
4.Kıbrıslı Ermeni yazar Kevork K.Keshishian, 1978 yılında yayımladığı “Nicosia, Capital of Cyprus, Then and Now” adlı eserinde şöyle yazmaktadır:
          “The name Koumardjilar Khan in Turkish means “The Inn of the Gamblers”- evidently the local casino at one time. Some people also called it the “Kemanedjiler Khan” (The Inn of the Fiddlers) which later on became known by the collective name of “The Inn of the Itinerant Musicians”.
           This 17th century building is the private property of the ancient Turkish family of Tuccar Başı (Tudjjar Bashi: Head Merchant). It has been registered in the name of Mehmed Izzet Bey and Mehmed Assim Bey, both of Nicosia. Relevant business transactions are dealt with by the representative of the heirs.” (p.186)
            “According to the old folks, the building was at one time used as a lunatic asylum.
            It was noted that the dilapidated condition of this disused building became dangerous. Classified as an “Ancient Monument” the Department of Antiquities leased it for a long period at £70 a year in order to restore it. The estimated amount spent on the repairs was about  £10,000. From 1958 to the summer 1963, the Department of Antiquities paid rent to the heirs.” (Nicosia 1978, p.187)

5.  SONUÇ:
            Yukarıdaki bilgilerden de görüleceği gibi, “Kumarcılar Hanı” adı, “Humbaracılar”dan galattır. Yani “Humbaracılar” adının zamanla halk tarafından yanlışlıkla “Kumarcılar” olarak benimsenmesi sonucu halkın diline öyle yerleşmiştir. Benzeri şekilde Lefkoşa’daki “Şaban Paşa Mahallesi”nin adının, zaman içinde halk ağzında “Saman Bahça Mahallesi” olarak değiştiği bilinmektedir. 
            “Kumarcılar Hanı”nın sahibi olan Tüccarbaşızade Mehmet Fuat Efendi, Kıbrıs’ta İngiliz döneminin başladığı 1878 yılında kurulan 7 kişilik ilk Kavanin Meclisi’ne atanmış tek Kıbrıslı Türk üye idi. Mehmet Fuat Efendi’nin ailesi, aralarında bugünkü Lefkoşa’da bulunan Köşklü Çiftlik semti ile şimdi ortadan kalkmış olan “Tüccarbaşı Hanı” diye bilinen bir hanın da sahibi idi. (A.An, Kıbrıs’ın Yetiştirdiği Değerler (1782-1899), Ankara 2002, s.91) Bu ailenin, Lefkoşa’da birçok mülkünün bulunması göz önünde bulundurulacak olursa, hanın mülkiyetinin, Lefkoşa kalesi içinde yaşayan ve kale humbaracısı olan atalarından kendilerine miras kaldığı tahmin edilebilir.   

Bu arada Humbaracılar Hanı için başka benzer kelimelerin de kullanıldığı kaydedilmiştir. Bu kelimelerin sözlüklerde anlamı bulunamamıştır:
            “Komancılar Hanı” (Prof.Dr.Oktay Aslanapa, Kıbrıs’ta Türk Eserleri, İstanbul 1975, s.16)
         “Hımarcılar Hanı, Kemancılar Hanı, Seyyar Müzisyenler Hanı” (Bener Hakkı Hakeri, Kıbrıs Türk Ansiklopedisi, Cilt:1, Lefkoşa 1992, s.161)

(Bu araştırma Casino İşletmecileri Birliği'nin Başkanlığını yapmış olan Erdal Andız’ın isteği üzerine 2009’da yapılmış ve kendisine verilmiştir.)




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder