17 Mayıs 2015 Pazar

KIBRISLI RUMLARIN BEŞTE BİRİ, AB ÜYELİĞİNE “HAYIR” DİYOR

            
         Kıbrıs ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki üyelik görüşmelerini sürdüren Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ilgili bürosu tarafından, adanın Rum kesiminde gerçekleştirilen bir kamuoyu yoklamasının sonuçlarına göre, her 5 Kıbrıslıdan biri, AB üyeliğinin yaşam düzeyini düşüreceği ve adanın, Avrupa’nın güç odaklarının etkisi altına gireceği korkusunu taşımaktadır.
            Eurobarometre’nin, AB’nin genişlemesi ardından ona katılacak olan 13 aday ülkede, 2001 yılı Ekim ayında, 500 kişi arasında yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre, Kıbrıs’ın Rum kesiminde her 4 kişiden birinin AB üyeliğine hayır diyeceği tahmin edilmişken (Cyprus Weekly, 14.12.2001), Temmuz 2002’de yapılan bu son araştırmada, denek sayısı iki kat daha fazla tutuldu ve 18 yaşın üzerindeki 1,004 kişiye sorular yöneltilerek, her 5 kişiden birinin AB üyeliğine hayır yanıtı vereceği saptandı. (Cyprus Weekly, 20. 9.2002).
            Kıbrıs Cumhuriyeti’nin AB Bürosu yöneticilerinden Kostas Paşalis’in açıkladığı bilgilere göre, kamuoyu araştırmasına katılanların %75’i, Kıbrıs’ın AB’ye katılmasına olumlu yanıt verdi ve AB üyeliğinin Kıbrıs sorununun çözümüne katkıda bulunacağını belirtti. Yanıt veren her 3 kişiden 2’si de, Kıbrıs’ın AB üyesi olarak daha fazla güvenlik içinde olacağını söyledi.

“AYDINLATMA ÇALIŞMALARI ARTIRILMALI”
            Kostas Paşalis, AB üyeliğinin Kıbrıs’a zarar vereceğini belirten %22’lik kesimin ya yetersiz bilgilendiğini, ya da yanlış izlenimlere sahip olduğunu söyleyerek, aydınlatma çalışmalarının artırılması gerektiğini vurguladı. Paşalis, AB ile ilgili doğru bilgilerin edinilmesiyle, AB üyeliğinin zarar getireceğine ilişkin yersiz korkuların giderileceğini vurguladı.
            Burada önemli bir hususa dikkati çekmek gerekir. Bilindiği gibi, Avrupa Birliği’nde yapılan yasal değişikliklerin tek tek toplumlara benimsetilmesi ve AB ülkelerinin yasalarının bu değişikliklerle uyumlu hale getirilmesinde, halkla ilişkiler konusunda uzmanlaşmış şirketler tarafından geniş çaplı kampanyalar yürütülmekte olup, aday ülkelerde de kamuoyunun AB yanlısı olarak şekillenmesi için büyük çabalar harcanmaktadır.
            Örneğin Almanya'da 1990'ların birinci yarısında ilk yapılan Euro referandumu olumsuz sonuç vermiş, ama 3-4 yıl süren kampanyalar sonrasında yapılan ikinci bir referandumda, bu kez Alman toplumu fikir değiştirerek, Euro'yu kabul etmişti. Nis Sözleşmesi için yapılan ilk referandumda onay vermeyen İrlanda’da, geçen ay yapılan ikinci referandumda ise, büyük kampanyaların etkisi görülmüş ve olumlu sonuç alınmıştır. Görülüyor ki, söz konusu halkla ilişkiler kampanyalarının hiç de yabana atılmayacak bir önemi vardır. Nitekim Kıbrıs’ın AB üyeliğine ilişkin olarak yapılan ilk kamuoyu araştırmalarının sonuçlarının açıklanmasından sonra, Kıbrıs’ın Rum kesiminde üç, Türk kesiminde de bir adet AB’yi tanıtma bürosu kurulmasına karar verilmiştir. 
.
Kamuoyu araştırmasının diğer bazı sonuçları da şöyledir:
            * Kıbrıs’ın AB üyeliğinin en ateşli destekleyicileri, yüksek gelirli sosyal gruplar arasında olup, AB üyeliğinden en çok yarar görecek olanlar, büyük iş adamları (%76), meslek sahipleri (%32), emekliler (%23), işverenler (%19) ve kırsal bölgeler (%18) olarak sıralanmıştır.
            * AB’ye üyelik başvurusunun doğru bir karar olup olmadığı sorusuna, %75 evet, %22 hayır yanıtı verilmiştir. Bu %22’lik hayır oranı, AB ile ilgili olumsuz görüş sahibi olanların oranına yakındır. Hayır yanıtı verenlerin oranı, kentsel bölgelere kıyasla (%18.9), kırsal bölgelerde daha yüksektir (%29.2) ve bunların %29’u en alt gelir grubundan, %23.6’sı da alt orta gelir grubundandır.
            * Kıbrıs’ın AB üyeliğine başvurma kararının neden yanlış olduğu sorusuna yanıt verenler, işsizlik oranının artacağını, ekonominin zarar göreceğini, hayat pahalılığının artacağını, ülkeye gelen yabancıların sayısında artış olacağını, fakirliğin yayılacağını ve sonuçta Kıbrıs’ın AB tarafından sömürüleceğini belirtmişlerdir.
            * Araştırma sorularını yanıtlayanların yarıdan fazlası (%58), üyelik görüşmeleri hakkında çok az bilgileri olduğunu belirtirken, %36’sı da yeterli bilgiye sahip bulunduklarını, %5’i ise hiç bir bilgileri olmadığını söylediler. %8’lik bir kesim de, sağlık, tüketici hakları, eğitim, kültür ve insan hakları gibi önemli konularda daha fazla bilgi almak istediklerini belirttiler. AB’deki gelişmeler hakkında Kıbrıslı Rum erkekler, kadınlardan daha fazla bilgili ve daha fazla ilgili bulunmuştur.
            * Her üç kişiden ikisi (%60), AB üyeliğinin önemli yararlar sağlayacağını söylerken, %30’u zarar göreceklerinden söz etmişlerdir. Yüksek gelir grupları, Kıbrıs’ın AB üyeliğe alt gelir gruplarına kıyasla daha olumlu yaklaşmaktadır.
AB üyeliğinin Kıbrıs’a getireceği zararlar işsizlik, ekonomik sıkıntılar, küçük işletmelerin zarar göreceği ve hayat pahalılığının artacağı şeklinde ifade edilmiştir.
            * Kamuoyu yoklamasına katılanların çoğunluğu (%68), AB üyeliğinin güvenlik açısından daha iyi koşullar getireceğini söylerken, %16’sı güvenliğin azalacağından kuşkuludur. Yanıt verenlerin %50’si, üyelikle birlikte ekonominin büyüyeceğini ve hayat düzeyinin yükseleceğini ümit etmektedir. %33’lük bir kesim, yükselme yanında alçalma da olabileceğini belirtirken, sadece %9’luk bir kesim, ekonominin büyümesine bir katkıda bulunmayacağını vurgulamıştır.
            * AB üyeliği ile ilgili olarak genel izlenim, olumlu bulunmuştur: %70’lik bir kesim üyeliğin sonuçlarını çok iyi veya iyi olarak değerlendirirken, sadece %13’ü oldukça kötü sonuçlardan söz etmiştir.
            * “Üyelikle ilgili olarak yarın bir oylama yapılsa, nasıl davranırdınız?” sorusuna, %72 “evet”, %22 de “hayır” yanıtı verilmiştir. Hayır diyenlerin çoğu, kırsal bölgedeki düşük gelir grubuna mensup erkeklerdi. %7’lik bir kesim ise “fikrim yok” yanıtını vermiştir.
            * %85’lik bir çoğunluk, Kıbrıs’ın AB üyesi olması halinde Kıbrıs sorununun çözümlenmesine katkıda bulunacağına inanırken, %8.5’lik bir kesim de bunun olumsuz etkileri olacağına inanmaktadır. Üyelik olasılığı ile ilgili olarak da, katılanların  %67’si, Kıbrıs sorununa çözüm bulunmadan üyeliğin olabileceği görüşündedir. %22’si, çözümle birlikte üyelik olsun derken, %2’si asla üyelikten yana değildir. %8’lik bir kesim ise “fikrim yok” demiştir.

(“AB DOSYASI, Hazırlayan: Hüseyin Erdoğan” imzasıyla, Kıbrıs’ta Sosyalist Gerçek dergisi, Sayı:82, Ekim 2002)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder